Koku,tat,sıcaklık...
Sinir sistemim enkaz altında, içim ağlamaklı.
Antidepresan düşseliyim.
Bomboşum.
Öylece oturmuş nemli duvarların oyuklarını inceliyorum...
Odamın gökyüzü iki kırkbeş betondan,
soyuttur yıldızları.
Dışarıyı seyrediyor yorgunluğum.
Camdan dökülüyorum kalabalığa bir kaç bakış atarak.
Demleniyorum...
Sakinim.
Ağır adımlarım yatağıma yöneliyor, uzanıyorum.
Omuriliğimin belimden başlayan cıtırtısı esnemem ile son buluyor.
Kırılıyorum.
Yorgunluğu vücuduma giydirdim bu gece...
Baş ucumdaki masanın sürgüsünü açıp sigara paketimi aldıktan sonra
içinden bir dal çıkarıp çalar saatimin yanındaki çakmağıma uzanıyorum.
Uyuşuyor eklemlerim.
Yatağımla bütün oluyorum.
Benden geriye hiç bir şey kalmadı, yaşama tutunmak için herhangi bir sebeb...
Artık eskisi gibi yazamıyor, düşünemiyorum.
Eskisi gibi bir kadına aşık olamıyorum.
Sevişirken bir vücudu hissedememek...
Buzullarımın eridiğini göremeyeceğim hiç bir zaman.
Cildim buruşuyor...
Ciğerlerimin tükendiğini hissedebiliyorum sadece.
Acı cekemiyorum.
Soyutlaşıyorum.
Ben hiçliğim.
Varolmamalıydım.
(ve adam derin bir uykuya dalar.)
-Grey Lavey
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil